“Almanya’da Yaşayan Vatandaşlarımızın Sorunlarının Çözümü İçin de Türkiye’nin Rasyonel Zemine Dönüşü Şart”
DEVA Partisi İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, “Almanya ile Türkiye Arasında İmzalanan İşgücü Anlaşmasının 62. Yılı” hakkında basın açıklaması yaptı.
“62 yıl önce bugün, 30 Ekim 1961 tarihinde Türkiye ile Almanya arasında işgücü anlaşması imzalandı. Ülkemizin dış göçü tarihinde en önemli yeri tutan Almanya, Türkiye’den artan göç ve iltica sayıları ile bu özelliğini koruyor. Almanya Federal İstatistik Ofisi’nin 2022 verilerine göre Almanya’da yaşayan göçmen kökenlilerin geldiği ülkeler sıralamasında Türkiye %13 ile birinci sırada yer alıyor. Ayrıca Almanya Federal Göç ve Mülteciler Dairesi’nin Ekim ayı iltica başvuruları istatistiğinde 9.000 Türk vatandaşının iltica başvurusu ile 2014’ten bu yana ilk kez Türkler, Suriyelileri en çok sığınma talebinde bulunan grup olmaktan çıkardı.” cümleleriyle sözlerine başlayan Yeneroğlu, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
‘Diasporamıza Yönelik Büyük Bir İlgisizlik ve Bilgisizlikle Karşı Karşıyayız’
“Bugün 3,5 milyona yakın Türkiye kökenli vatandaşımız Almanya’da yaşıyor. Türk diasporası her kuşağın kendi deneyimleriyle kendini yeniden üreterek Alman toplumunda eğitimden iş hayatına, siyasetten sivil topluma kadar farklı alanlarda toplumsal hayatın içerisinde yer alıyorlar. Artık beşinci kuşağa geçtiğimiz bu zaman diliminde ne yazık ki hala kendi diasporamıza yönelik büyük bir ilgisizlik ve bilgisizlikle karşı karşıyayız. Türkiyeli göçmenlerle ilgili sosyolojik verilere, onların yaşam gerçeklerine, meydana gelen toplumsal değişime, sorunlara ve geleceğe bakışları ile birçok bilgiye sahip değiliz.”
‘Aşırı Kimlikçi Popülizm Almanya’da da artıyor’
“Ayrıca dünyada genel olarak yayılan aşırı kimlikçi popülizm Almanya’da da artıyor ve ırkçı hareketler siyasi arenada gün geçtikçe güçleniyor. Bugün Almanya’da ırkçı parti AfD’nin kullandığı dil, diğer partilerde de zemin bulup sahipleniliyor ve çok kültürlü toplum gerçeği meydan okumalarla karşı karşıya kalıyor.”
‘Türk Diasporasıyla İlgili Anayasal Sorumluluk Yerine Getirilmiyor’
“Türkiye de Türk diasporasını sadece seçim zamanlarında değil, anayasal bir sorumluluk olarak daima gündeminde tutma yükümlülüğünü yerine getirmiyor. 6 milyonluk diasporaya rağmen üniversitelerimiz bünyesinde nitelikli Diaspora Araştırma Merkezleri kurulabilmiş, TBMM’de Göç veya Yurt Dışı Vatandaşlar İhtisas Komisyonu oluşturulabilmiş değil.”
‘Türkiye Kendi Vatandaşlarının Karşılaştığı Hak İhlallerini Ciddiye Alınabilecek Düzeyde Gündeme Getirebilecek Durumda Değil’
“Ayrıca hükümetin yabancı ve İslam düşmanlığı ile ilgili mücadele söylemleri, kullanışlı günübirlik sloganlar ötesine geçemiyor. Türkiye, bizzat iktidarın gün geçtikçe daha fazla derinleştirdiği demokrasi ve hukuk devleti sorunları ile yurt dışındaki vatandaşlarımızın yerleşik oldukları ülkelerin yetkililerine söz söyleyebilecek, kendi vatandaşlarının karşılaştığı hak ihlallerini ciddiye alınabilecek düzeyde gündeme getirebilecek durumda değil. Yani iktidar içeride aşırı kimlikçi popülizmle demokrasi kültürünü ve hukuk devletini ezdikçe diasporaya faydalı olması bir tarafa, ciddi manada zarar veriyor. Bu sebeple Almanya’da yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarının çözümü için de Türkiye’nin rasyonel zemine, yani demokrasi ve hukuk devletine dönüşü şart!”
‘İktidar Seçim Öncesi Yurt Dışındaki Vatandaşlarımıza Vaat Ettiği Sözleri Yerine Getirmeli’
“Bütün bu farkındalıklar doğrultusunda; 1961 yılında Almanya’da emeğiyle tutunmaya çalışan, hayatını ortaya koyan değerli büyüklerimi yeniden anıyor, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyor, onlara yönelik Türkiye’de de artan ötekileştirici söylemin sona ermesi gerektiğini ve iktidarın seçim öncesi kendilerine vaat ettiği sözlerin yerine getirilmesini ve yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza daha fazla kulak verilmesini diliyorum.”