ekremsenol

AK Parti yurt dışında seçimlere hazır!

AK Parti Yurtdışı Seçim Koordinasyon Merkezi (YSKM) Bölge Başkanları Toplantısı Köln’de gerçekleştirildi. Yurt dışı seçim çalışmalarının değerlendirildiği toplantıda Türkiye’den ve Genel Seçim için sandıkların kurulacağı ülkelerden temsilciler yer aldı. AK Parti Yurtdışı Seçim Koordinasyon Merkezi Başkanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu yaptığı konuşmada, “Tarihî bir seçime doğru gidiyoruz. AK Parti’nin yurt dışında hak ettiği seçmen desteğine ulaşarak tek başına iktidar olması için mücadelemizi başlatmış bulunmaktayız.” dedi.

Toplantıya AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Yurtdışı Seçim Koordinasyon Merkezi Başkanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, İstanbul Milletvekili Metin Külünk, AK Parti İstanbul Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı Fatih Tuna, UETD Genel Başkanı Süleyman Çelik ve Genel Merkez yöneticileri ile Bölge Başkanları katıldı. Yurt dışı seçim çalışmalarıyla ilgili konuların ele alındığı toplantıya başta tüm Avrupa’dan olmak üzere oy kullanılacak ülkelerden toplam 44 bölge YSKM Başkanı ve 182 temsilci katıldı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan AK Parti Yurtdışı Seçim Koordinasyon Merkezi Başkanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, “1 Kasım Milletvekili Genel Seçimleri için yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız 8 Ekim-25 Kasım tarihleri arasında 54 ülkede kurulan 113 temsilcilikte, 8 Ekim-1 Kasım tarihleri arasında ise gümrük kapılarında oy kullanacaklar. AK Partimizi tek başına iktidar yapmak için Türkiye’de nasıl yoğun bir çalışma içerisindeysek, yurt dışında da aynı yoğunlukta çalışmalarımıza başladık. AK Parti iktidarı, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza yönelik şimdiye dek sürdürülen hizmetlerin artırılmasının da garantisi olacaktır.” dedi.

AK Parti iktidarında yurt dışında yaşayan vatandaşlara yönelik atılan adımlara değinen Yeneroğlu, “Türkiye’miz artık 13 yıl öncesindeki Türkiye değil. AK Parti iktidarıyla 2015 yılının Türkiye’si, geniş bir gönül coğrafyasında yurt dışı Türklerle ilgili büyük açılımlar yapan bir Türkiye’dir. Anayasanın 62. maddesinin gereğinin yerine getirilmesi, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza kapsamlı hizmetlerin götürülmesi, kuşatıcı bir diaspora politikasının, yurt dışı eğitim, kültür ve din politikalarının somut bir şekilde ortaya konulması ancak partimizin iktidarıyla mümkündür. Tüm bunların gerçekleşmesi ve AK Parti’nin 1 Kasım’da tek başına iktidar olması için tüm çabamızı ortaya koyacağız. İnanıyorum ki, önümüzdeki seçimlerde 7 Haziran seçimlerinden çok daha fazla yurt dışı seçmenimiz AK Parti’yi tercih edecektir.” açıklamasında bulundu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu ise, “7 Haziran seçimlerinden sonra yeni hükûmeti kurmak için çaba sarf ettik. Ancak CHP ile ciddi görüş ayrılıkları nedeniyle bunu gerçekleştiremedik. Ülkemizin içinden geçtiği zor dönemde MHP’nin ne istediğini ise bir türlü öğrenemedik.” ifadesine bulundu. Çavuşoğlu, “AK Parti iktidarında sandıkların yurt dışına taşınması çok önemli bir icraattır. AK Parti iktidarından önce yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız siyasi tercihlerini yansıtabilmek adına büyük fedakârlık göstererek kara ya da havayoluyla Türkiye’ye ya da gümrük kapılarına oy kullanmaya giderlerdi. Şimdi biz sandığı vatandaşlarımızın yaşadıkları ülkelere getirdik.” dedi.

İstanbul Milletvekili Metin Külünk ise yaptığı konuşmada seçimlerin önemine dikkat çekerek, “Türkiye’mizin 7 Haziran seçimlerinden sonra yaşadığına benzer başka bir kayıp zamana ihtiyacı yoktur. Türkiye’nin AK Parti iktidarıyla 2023 hedeflerine yürümeye ihtiyacı vardır. Bunun için 1 Kasım seçimlerine giderken Avrupa’da ulaşmadığımız vatandaş, kapısını çalmadığımız kişi bırakmayacağız. Hedefimiz 1 Kasım’da zafere ulaşmaktır.” dedi.

Toplantının bilgilendirme bölümünde Yurtdışı Seçim Koordinasyon Merkezi Birim Koordinatörleri tarafından seçim dönemi programları ve koordinasyonu, sandık görevlileri ve seçmen taşıma, tanıtım ve medya çalışmaları konularında sunumlar yapıldı.

Birliğimiz Daim, Bayramımız Kutlu Olsun

AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Kurban Bayramı sebebiyle bir açıklama yaptı. “Adanmışlığın, özverinin, kardeş olmanın ve muhtaçlarla buluşarak onları sevindirmenin en güzel mevsimi, Kurban Bayramı geldi. Bu bayram hepimizin şüphesiz en büyük dileği, ülkemizde barış ve huzur dolu günlerde milletimizin kardeşliğini bir kez daha pekiştirmesi olacaktır.” diyen Yeneroğlu açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Bu bayram belki de en çok ülkelerinden kaçıp başka memleketleri diyar edinmek zorunda kalan milyonlarca sığınmacı kardeşimize dönmeli ve bu yeni komşularımızla yeniden, daha sıkı bir şekilde kucaklaşmalıyız.

Etnik, dinî ya da kültürel kimliği, mezhebi ne olursa olsun; en uç sınırlarda nöbet tutan askerlerimizden, akrabalarından uzakta bayram sevincini canlı tutmaya çalışan yurt dışındaki vatandaşlarımıza kadar; bütün coğrafi, ideolojik farklılıklarımıza rağmen bizi ‘biz’ yapan şeyleri hatırlamalıyız bu bayram. Merhametimizi, misafirperverliğimizi, kadirşinaslığımızı, müsamahamızı, affedici olduğumuzu yeniden hatırlamalı, bizi ayrıştıran değil, birleştiren; çatıştıran değil, kucaklaştıran; birbirimizden uzaklaştıran değil, yaklaştıran değerlerimize taze bir güçle sarılmalıyız.

Yurt içi ve yurt dışındaki bütün vatandaşlarımıza ve bütün İslam ümmetine bu yakınlaşmayı mümkün kılan bayramlar yaşamaları dileğiyle… Bayramınız mübarek olsun!”

“Yurt dışındaki vatandaşlarımızla birlikte çalışmaya devam edeceğiz.”

AK Parti, 26. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri için adaylarını açıkladı. 7 Haziran seçimlerinde İstanbul 3. bölgeden milletvekili seçilen Mustafa Yeneroğlu yeniden aday gösterildi. Adaylığı ile ilgili, “Başta Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu olmak üzere partimin yetkililerine, gösterdikleri güvenden dolayı teşekkür ediyorum.” ifadesinde bulunan Yeneroğlu, “Yeni dönemde de yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarının ve gündemlerinin takipçisi olmaya ara vermeden devam edeceğiz.” dedi.

7 Haziran seçimlerinden sonra yaptığı çalışmalarla ilgili değerlendirmede bulunan Yeneroğlu, “Hükûmetin kurulamaması nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanımızın anayasanın 116. maddesi gereği verdiği karar doğrultusunda 1 Kasım 2015 tarihinde 26. Dönem Milletvekili Seçimleri gerçekleştirilecek. Seçimlerin milletimiz için hayırlara vesile olmasını diler, 1 Kasım seçimleriyle birlikte güçlü bir iktidarın istikrarın, huzurun, demokratik dönüşümlerin ve sürdürülebilir kalkınmanın teminatı olarak milletimize hizmet etmesini dilerim. AK Parti olarak bu hedeflere yürümek için tüm kadrolarımızla birlikte ‘bismillah’ diyerek yollara düşüyoruz.

7 Haziran seçimlerinin hemen akabinde yurt dışında yerleşik 6 milyon vatandaşımızın içinden gelen biri olarak seçim öncesi söz verdiğimiz gibi onların gündemine odaklandık. Kısa süre zarfında pasaport harçlarının düşürülmesi, yurt dışı seçim çevresi, yurt dışı milletvekilliği, seçim kanununda değişikliklerle yurt dışındaki vatandaşlarımızın oy kullanmalarının kolaylaştırılması gibi hususlarda kanun tekliflerimizi Meclis’e sunduk. TBMM’de daimi ihtisas komisyonu olarak ‘Göç ve Yurtdışı Türkler Komisyonu’ hakkında kanun teklifimizi hazırlıyoruz. Araçların Türkiye’de kalış sürelerinin iki yıla uzatılması meselesinin emeklilerle ilgili kısmını tamamladık, herkesi kapsaması için de çalışmalar devam ediyor; önümüzdeki günlerde kamuouyunu bilgilendireceğiz. Ayrıca tanıma ve tenfiz davalarının kolaylaştırılması ve yurt dışındaki emeklilerin bulundukları ülkelerde yarı zamanlı çalışabilmeleri konularında çalışmalarımız devam ediyor. Sayın Başbakanımızın seçimlerden önce Dortmund’da vermiş olduğu sözlerin yerine getirilmesi için yoğun bir çalışma içinde olduk ve bu vaatlerin büyük kısmını Sayın Başbakanımızın verdiği görev çerçevesinde yerine getirdik. İnşallah kanun teklifleri de yeni Meclis tarafından en kısa zamanda yasalaştırılacaktır..” dedi.

“Partim, yaptığı değerlendirmeler sonucunda şahsımı yeniden aday gösterdi. Bu vesileyle yurt dışındaki vatandaşlarımızla tekrar bir araya geleceğiz.” diyen Yeneroğlu, “Onların vereceği destekle yeni dönemde, yurt dışı vatandaşlarımızla ilgili çalışmalara ara vermeden devam edeceğiz. Meclise sunduğumuz kanun tekliflerinin yasalaşması başta olmak üzere verdiğimiz sözlerin takipçisi olacağız. 7 Haziran öncesi belirttiğimiz gibi yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza yönelik politikaların, vatandaşlarımızın hak ettiği şekilde daha da ileri bir noktaya taşınması gerekmektedir. Yurttaşlarımızın kronikleşmiş sorunlarını çözmek, onları bulundukları ülkelerde destekleyip güçlendirmek, en öncelikli mesele olarak dil ve kültürel mevcudiyetlerini muhafaza etmek için atılması gereken çok adım, kat edilmesi gereken çok yol vardır. Dolayısıyla gündemimiz geçici meselelerden ziyade diasporamıza yönelik kuşatıcı, uzun vadeli eğitim ve kültür politikalarının belirlenip uygulanması olacaktır.” ifadelerinde bulundu ve yurt dışı seçim beyannamesini birkaç gün içerisinde yayınlayacaklarını beyan etti.

1 Kasım Milletvekili Genel Seçimlerinin hayırlı olması temennisinde bulunan Yeneroğlu seçimlere katılımın önemine de değinerek, “Yurt dışında yaşayan tüm vatandaşlarımızı sandığa gitmeye çağırıyorum. Siyasi iradelerinin sandığa güçlü bir şekilde yansıması, Meclis’e ve siyasi partilere verecekleri güçlü bir mesaj olacaktır. Siyasi katılımın artması yurt dışı seçmenin sesinin daha gür bir şekilde duyulması anlamına gelecektir. Son seçimlerde 1 milyonun üzerine taşıdığımız katılımı bu seçimlerde 1,5 milyonun üzerine taşımak için yola çıkıyoruz.” dedi.

“Yurt dışındaki siyasetçiler terörü meşrulaştırabilecek her türlü açıklamadan uzak durmalı!”

AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Alman Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir’in PKK saldırılarını kınayan açıklamalarının gecikmiş, çelişkili ve yetersiz olduğunu belirtti. Yeneroğlu, “Özdemir örneğinde de görüldüğü üzere, yurt dışındaki bazı siyasetçilerin Türkiye’deki şiddet ve terör olayları ile alakalı olarak şimdiye kadar sergiledikleri yaklaşım çözüm üretmekten uzak ve dolayısıyla sorumsuzcadır.” dedi.

Yeneroğlu açıklamasını şöyle sürdürdü: “PKK terör örgütü tarafından gerçekleştirilen katliamların yurt dışında görmezden gelinmesi ve bu katliamların araçsallaştırılarak Türkiye’nin iç siyasetine dair taraflı yorumların yapılması iki ülke ilişkileri söz konusu olduğunda gösterilmesi gereken siyasi ahlak ve diplomatik nezaketle asla bağdaşmamaktadır. Aynı manipülatif yaklaşım sahipleri, PKK’nın sivil ve askerlere yönelik korkunç eylemleri söz konusu olduğunda terörü ancak genel manada ve yetersiz bir şekilde kınamakta, Türkiye’nin PKK terörüyle mücadelesini ise ‘Kürt sivil halkına karşı’ yapılmış gibi göstermektedir.

Cem Özdemir örneğinde bilhassa Alman medyasında Türkiye’deki şiddet ve terör eylemlerinin bütün faturasının AK Parti’ye ya da Sayın Cumhurbaşkanı’na kesilmesi hakarete varan bu yanlı yaklaşımın sadece farklı bir yüzünü göstermekte ve bu yaklaşım Almanya ile Türkiye arasındaki dostane ilişkileri gölgelemektedir. Oysa Türk-Alman ilişkilerini daha iyi noktalara taşımak gibi sorumluluklar varken, Alman kamuoyunu manipüle etmeye matuf açıklamalar yapmak ancak sorumsuz siyasetçilerin işi olabilir.”

Terörle mücadele konusunda bütün siyasetçilerin tutarlı bir yaklaşıma sahip olmak zorunda olduğunu belirten Yeneroğlu sözlerini şöyle noktaladı: “Türkiye’deki siyasi gelişmeler söz konusu olduğunda tüm sağduyusunu kaybeden yurt dışındaki bazı siyasetçiler ufak siyasi hesaplarını bir kenara bırakıp teröre karşı açık, net ve tutarlı bir duruş sergilemek zorundadır. Oysa HDP’yi şiddetten uzak durmaya davet eden Özdemir, aynı açıklamada HDP’yi desteklediğini de beyan etmiştir. Bu, HDP şiddetle arasına mesafe koysa da koymasa da destekleneceği anlamına gelmektedir. Terör örgütüne hâlâ açık bir şekilde mesafe almamış HDP bünyesinde terör örgütüyle iç içe olan unsurları görmeyen, teröristlere kuryelik yapan milletvekillerine karşı durmayan bir anlayış kabul edilemez. Bu yaklaşımın yıkıcılığının farkına varamayan siyasetçileri bir kere daha siyasi ahlaka, diplomatik nezakete ve ortak sorumlulukların farkına varmaya davet ediyor, kamuoyunun da bu konuda hassasiyetini rica ediyorum.”

____________________________________

ALMANCA TERCÜMESİ / DEUTSCHE ÜBERSETZUNG

Mustafa Yeneroğlu: “Demokraten sollten den Terror nicht relativieren!”

“Die Einmischung aus dem Ausland im Kontext des PKK-Terrors sind kontraproduktiv und verantwortungslos”, so Mustafa Yeneroğlu, AK Partei-Abgeordneter, anlässlich der Erklärungen des Grünen-Vorsitzenden Cem Özdemir. Die Verurteilung der PKK-Anschläge kämen zu spät, seien widersprüchlich und nicht glaubhaft. Yeneroğlu weiter:

“Wie am Beispiel Özdemir erkennbar, ist die Haltung, die manche Politiker im Ausland im Zusammenhang mit der Gewalt und dem Terror der PKK an den Tag legen, weit davon entfernt, zu einer Problemlösung beizutragen und in Folge dessen geradezu verantwortungslos. Zum einen wird keine Gelegenheit ungenutzt gelassen, um sich parteipolitisch in die türkische Innenpolitik einzumischen, zum anderen werden vor dem PKK-Terror die Augen verschlossen.

Bei Terrorakten der PKK wird Gewalt ganz allgemeinen und so abstrakt wie möglich verurteilt ohne die Täter beim Namen zu nennen. Geht das türkische Militär gegen PKK-Stellungen vor, werden die Verurteilungen konkreter. Geschmacklos wird es, wenn der Kampf gegen den PKK-Terror so dargestellt wird, als handele es sich um einen Kampf gegen die Kurden.

Der Grünen-Vorsitzende Cem Özdemir veranschaulicht diese Vorgehensweise eindrucksvoll: Er verbucht sämtliche gewalttätigen und terroristischen Akte entweder auf das Konto der AKP oder zeichnet sogar den Staatspräsidenten dafür verantwortlich und relativiert so den PKK-Terror. Diese pauschale und undifferenzierte Haltung ist nicht akzeptabel.

Im Kampf gegen den Terror darf es kein zweierlei Maß geben. Alle demokratischen Kräfte und insbesondere Politiker sind aufgefordert, ihre klein karierten politischen Rechenspiele beiseitezulassen und eine klare, deutliche und konsequente Haltung gegen den Terror zu zeigen.

Bei Cem Özdemir vermissen wir das auf der ganzen Linie. Einerseits fordert er die HDP auf, sich vom PKK-Terror zu distanzieren, im selben Atemzug versichert er der HDP volle Unterstützung seiner Partei. Im Klartext bedeutet das, dass die Grünen-Unterstützung nicht von der Terror-Distanzierung abhängig gemacht, sondern vorbehaltlos gewährt wird.

Die engen personellen Verflechtungen bis hin zu familiären Verbindungen der HDP mit der PKK sind gemeinhin bekannt. HDP Abgeordnete sind sich nicht einmal zu fein, für die Terrororganisation PKK den Kurier zu geben.

Kein Rechtsstat kann dulden, dass auf ihrem Territorium illegale bewafftnete Einheiten existieren und die öffentliche Ordnung angreifen. Ich lade diejenigen Politiker, die das Zerstörerische einer solchen Haltung bisher nicht erkannt haben, noch einmal zu politischem Anstand und Verantwortung ein und bitte die Öffentlichkeit um Sensibilität für dieses Thema.”

Seçimlere katılım için adres kayıtları kontrol edilmeli!

AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu özellikle yurt dışındaki seçmenlere çağrıda bulunarak seçimlere katılım için gerekli olan seçmen adres kaydı işleminin 10 Eylül 2015 tarihine kadar yapılması gerektiğini vurguladı.

Yeneroğlu, “26. Dönem Milletvekili Genel Seçimi yurt dışında 8-25 Ekim 2015 tarihleri arasında yapılacak. Seçimlerde oy kullanabilmek için seçmen kütüğüne kayıtlı olmak şarttır. Bunun için seçmen kütüğündeki bilgilerin Yüksek Seçim Kurulu’nun internet adresinden kontrol edilmesi gerekiyor. Seçmen kaydı olmayan veya adresi yanlış olan yurt dışı seçmenlerimizin adres kaydıyla ilgili gerekli işlemleri kendilerine en yakın konsoloslukta 10 Eylül 2015 tarihine kadar yaptırmaları oldukça önemli.” dedi.

Seçimlere katılımın önemine işaret eden Yeneroğlu, “İlk defa 2014 yılındaki Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde yaşadıkları ülkelerde kurulan sandıklarda oy kullanma imkânını elde eden yurt dışı seçmenimizin katılım oranının artmış olması sevindirici bir gelişmedir. Yurt dışı seçmenlerin vatandaşlık bilinçlerinin bir yansıması olarak oy kullanmaları ve kendi yüksek potansiyellerini ortaya koymaları, diasporamızın meselelerinin TBMM’nin devamlı gündemi hâline gelmesini sağlayacaktır. Bunun için yurt dışındaki bütün vatandaşlarımızın 8-25 Ekim tarihleri arasında sandığa giderek 7 Haziran seçimlerindeki katılım oranını aşmaları oldukça önemlidir.” açıklamalarında bulundu.

Türkiye AB’nin mülteci kampı değildir

AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maizière’in, kimin Avrupa Birliği’ne girip giremeyeceğine karar vermek için Türkiye’de büyük mülteci kamplarının kurulması ve mültecilerin ilk önce orda toplanması teklifini, „Türkiye’nin kendisini, Avrupa Birliği için mülteciler toplama merkezi olarak konumlandırması gerektiğine ilişkin bir sebep göremiyorum.“, açıklamasıyla eleştirdi.

Yeneroğlu yaptığı açıklamada, “Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maizière’in açıklaması şaşırtıcıdır. Türkiye’de bulunan mültecilerin neredeyse tamamı savaş bölgelerinden gelen insanlardır. Sayın de Maizière’in hangi kriterlere göre mülteciler arasında seçim yapmak istediği, şu ana kadar kamuoyuna sunmadığı detaylı bir açıklama ve çok iyi bir izahata gerek duymaktadır.

Ayrıca Türkiye zaten 2 milyon mülteciyi mesleki durumları, eğitim düzeyleri ve iş piyasasına uyum şartlarından bağımsız bir şekilde korumaya almıştır. Mültecilerle ilgili her zaman insani bakış açısı ön planda tutulmuştur.

Arzumuz, Avrupa Birliği’nde de mülteciler hakkında daha insani bir anlayışın hâkim olmasıdır. Nobel Barış Ödülü sahibine, güvenlik çitlerini yükseltmek yerine böyle bir anlayışı benimsemesi daha çok yakışırdı.”, dedi.

Federal Almanya İçişleri Başkanı Thomas de Maiziere’nin vermiş olduğu demeç

_____________________________________________

DEUTSCHE ÜBERSETZUNG

Die Türkei ist kein Flüchtlingslager der Europäischen Union

“Ich sehe keinen Grund, warum die Türkei sich zum Auffanglager der Europäischen Union für Flüchtlinge machen sollte”, so der AK Partei-Abgeordnete Mustafa Yeneroğlu zum Vorschlag von Bundesinnenminister Thomas de Maizière, große Flüchtlingslager in der Türkei zu errichten, um von dort zu entscheiden, wer in die Europäische Union darf und wer nicht. Yeneroğlu weiter:

“Der Vorschlag von Bundesinnenminister Thomas de Maizière ist irritierend. Nahezu ausnahmslos stammen Flüchtlinge, die in der Türkei sind, aus Kriegsgebieten. Nach welchen Kriterien Herr de Maizière da gedenkt auszusondern, bedarf einer näheren Erläuterung und einer sehr guten Begründung. Bislang fehlt dies.

Im Übrigen hat die Türkei bereits zwei Millionen Flüchtlingen Schutz geboten – ungeachtet davon, ob diese Menschen Fachkräfte sind, eine Qualifikation mitbringen oder in den Arbeitsmarkt integriert werden können. Stets standen humanitäre Gesichtspunkte im Vordergrund.

Wünschenwert wäre, wenn sich auch in der Europäische Union ein humaneres Asylverständnis etabliert. Das stünde dem Friedensnobelpreisträger viel besser als hohe Grenzzäune.”

Zum Statement von Bundesinnenminister Thomas de Maizière

Yüksek Seçim Kurulu yurt dışı seçmenlerin ihtiyaçlarını dikkate almamıştır

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Yurt Dışı Seçmen Kütüğüne kayıtlı seçmenlerin yurt dışında kurulacak sandıklarda oy kullanabilecekleri temsilciliklere ilişkin kararı açıkladı. Kararda 8-25 Ekim tarihleri arasında yurt dışında yapılacak seçimlerde hangi başkonsolosluklarda, kaç gün ve sandıkta oy kullanılabileceğine ilişkin bilgiler yer alıyor. Ak Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu kararla ilgili, “7 Haziran 2015 seçimlerinde yurt dışında edinilen tecrübelerin ve vatandaşlarımızdan gelen taleplerin Dışişleri Bakanlığı ve Yüksek Seçim Kurulu tarafından dikkate alınmamış olması üzücüdür.”, eleştirisinde bulundu.

Avrupa ülkelerinde yaptığı seçim çalışmalarındaki gözlemlerinden ve vatandaşlardan gelen taleplerden hareketle yurt dışındaki seçimlerde yeni düzenlemelere ihtiyaç olduğunu aktaran Yeneroğlu, “Seçmenlerimizin seçim mahallerinin artırılması hususunda ciddi talepleri olmuştur. Başkonsolosluk noktalarının haricinde daha fazla sandık kurulması ihtiyacı birçok bölgede kendisini göstermiştir. Diğer taraftan adres kayıtlarının başka başkonsolosluk bölgesinde veya ülkede çıkması nedeniyle birçok vatandaşımız son seçimde oy kullanamamıştır. Vatandaşlarımızın gümrüklerde olduğu gibi tüm yurt dışı temsilciliklerde oy kullanabilmeleri gerekir.”, dedi.

Dışişleri Bakanlığınca verilen bilgiler doğrultusunda YSK tarafından alınan kararı eleştiren Yeneroğlu, “Verilen karar, söz konusu ihtiyaç ve taleplerin hiç birisinin dikkate alınmadığını ortaya koymaktadır. YSK, 298 sayılı seçim kanunun 94/c maddesinde ihtiyaç duyulması halinde yerel makamların uygun göreceği diğer yerlerde sandık kurulabileceği ifadesi yer almasına rağmen ne seçim mahallerini artırmış ne de herkesin istediği sandıkta oy kullanabileceği gümrük modelini kabul etmiştir. Seçim mahallerinde sandık sayılarının artırılması konusu da arzu edilen nitelikte dikkate alınmamış, hafta içi ve hafta sonuna göre seçmen yoğunluğu tamamıyla göz ardı edilmiştir.” ifadesinde bulundu.

Yurt dışı seçmenlerin seçimlere katılımının artırılması için yapılacak kolaylaştırıcı düzenlemelerin önemine işaret eden Yeneroğlu, “Yurt dışı seçim uygulaması Türkiye’dekinden ciddi derecede farklılıklar arz ediyor. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız oy kullanmak için yüzlerce km mesafeyi kat etmek zorundalar. Örneğin onbinlerce seçmenin yerleşik olduğu Bremen bölgesindeki seçmenimiz sandık mahalline 120 km uzaktadır. İsveç’in Malmö şehrinde yaşayan vatandaşlarımız sandık mahalline 600 km uzaktadır, Suudi Arabistan’da 1100 km yol gitmek zorunda olan seçmenimiz var. Oysa örneğin Suudi Arabistan’da Milli Eğitim Bakanlığına ait 8 okulda sandık kurulabilirdi. Aynı şekilde Malmö’deki seçmen 600 km yerine 40 km ilerde olan Kopenhag’da oy kullanabilirdi. Yine seçim mahalline 200 km uzaklıkta olan Montreal’da yaklaşık 8 bin seçmen yaşamaktadır. Almanya’da Bremen, Osnabrück, Bielefeld, Kassel, Freiburg, Lörrach, Kempten örneğinde görüleceği gibi toplamda yüzbinlerce seçmen sandık mahalline en az 100 km uzakta yaşamaktadır. Benzer durumlar Basel ve Amsterdam, Eindhoven, Utrecht, Graz, Toulouse, Tours, Brisbane, Perth gibi yoğun seçmen kitlesinin yaşadığı birçok yer için geçerlidir.

Diğer taraftan Türkiye’de bir sandığa düşen seçmen sayısı ile yurt dışı aynı değil. Tüm bu hususlar, yurt dışı seçmen için kolaylaştırıcı düzenlemelerin gerekliliğini ortaya koyarken, YSK tarafından kanunun imkânlarından faydalanılmaması ve kamuoyunun taleplerinin hiçbirisinin dikkate alınmaması üzücüdür.”, dedi. Yeneroğlu, “YSK bu kararıyla 26. dönemde yapılması gerekenlerin başında seçim kanunu değişikliğinin yer aldığını göstermiştir.”, dedi.

Erken seçim yurt dışındaki vatandaşlarımıza yeni bir fırsat sunuyor

AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, 1 Kasım’da tekrarlanacak seçimler öncesi yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın seçmen bilgilerini kontrol etmeleri gerektiğini hatırlattı. Yurt dışı seçmenlerin Türkiye siyasetinde çok önemli bir unsur hâline geldiğine dikkat çeken Yeneroğlu, seçimlere katılım konusundaki vatandaşlık sorumluluğunun yurt dışı seçmenler tarafından yerine getirileceğini ve böylelikle katılımın son seçimlerden çok daha fazla olacağını ümit ettiğini belirtti.

7 Haziran 2015 tarihinde gerçekleştirilen genel seçimlere yurt dışındaki vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği ve toplamda 1.041.470 yurt dışı seçmenin oy kullandığı bilgisini veren Yeneroğlu, “Böylelikle yurt dışındaki vatandaşlarımız, kendi ihtiyaç ve taleplerinin TBMM’ye yansıması için son derece kararlı bir sinyal göndermiştir. Hükûmetin kurulamaması nedeniyle tekrarlanacak seçim, yurt dışı vatandaşlarımızın siyasi iradelerinin Meclis’e yansıması konusunda daha büyük fırsatlar sunacaktır.” dedi.

Yeneroğlu, vatandaşlarımızın oylarını rahat bir şekilde kullanabilmeleri için seçmen kütüğündeki bilgilerini kontrol edip güncellemeleri gerektiğini belirterek, vatandaşlarımızın Yüksek Seçim Kurulu’nun (https://secmen.ysk.gov.tr/ysk/secmenBilgiYurtdisi.jsp) internet adresinden kolayca seçmen kayıtlarının olup olmadığını, kayıtları varsa adresin doğruluğunu kolayca kontrol edebileceğini söyledi. Yeneroğlu seçmen kütüğüne ilişkin verdiği bilgi de, “Seçmen kaydının olmaması ya da adresin yanlış olması durumunda konsolosluk web sitesinden de (https://www.konsolosluk.gov.tr/ekonsolosluk/Sayfalar/IslemTurBilgiSayfalari/ IslemBilgileri?Type=5056&Name=N%C3%BCfus) indirilebilecek adres beyan formunun doldurularak posta yoluyla gönderilmesi veya kendilerine en yakın konsolosluğumuzda doldurulması yeterli olacaktır.”, açıklamasında bulundu.

Yurtdışında yerleşik 2,8 milyon vatandaş için yerinde seçim hakkıyla birlikte anavatanlarında siyasi karar mekanizmalarına doğrudan ve daha kolay katılım için fırsat sunulduğunu ifade eden Yeneroğlu, “2014 Cumhurbaşkanlığı ve 2015 Haziran Genel Seçimlerinde vatandaşlarımız 54 ülkede kurulan sandıklara koşmuşlar ve iradelerini ortaya koymuşlardır.

1 Kasımda tekrar yapılacak seçimlerde yurtdışındaki vatandaşlarımız kendi rekorlarını kırarak daha fazla katılım göstereceklerdir. Buna inancım tamdır. İnşallah, yurt dışı seçim bölgesi oluşturulmasıyla ilgili TBMM’ye verdiğimiz kanun teklifi yasalaştığı takdirde bir sonraki seçimlerde yurtdışı seçmenlerimiz kendi vekillerini doğrudan seçeceklerdir. Sandıklara gitmemiz ve yoğun katılım sağlamamız, tüm siyasi partilerin yurt dışında yerleşik vatandaşlarımızın meselelerine daha yakın ilgi göstermeleri açısından da çok önemlidir.

Türkiye’nin gelişiminin devam etmesi, istikrarını koruması için 2.8 milyon yurtdışı seçmenimizin hepsini sandığa davet ediyorum.”, dedi.

Adres Beyan Formunu buradan indirebilirsiniz.

İRTİBAT
Ünal Koyuncu, Danışman
Türkiye Büyük Millet Meclisi
Halkla İlişkiler Binası 2. Kat Nolu Banko Oda: 2076
Telefon: +90 (312) 420 58 28 – 29, +90 (535) 453 25 23

AK Parti’den yurtdışına 15 vekil girişimi

Yaklaşık 3 milyon Türk seçmenin yaşadığı yurtdışının ayrı bir seçim bölgesi olması ve yurtdışındaki seçmenin kendi milletvekillerini seçmesinin yolu açılıyor. Yurtdışının seçim bölgesi olması ve 15 milletvekili kontenjanına sahip olmasını öngören yasa tasarısı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunuldu. Tasarı yasalaşırsa yurtdışındaki seçmen hangi milletvekilini seçtiğini bilecek, Türkiye siyasetinde söz sahibi olacak.

Türkiye’de erken seçim senaryolarının güçlendiği şu günlerde, yurtdışındaki Türkleri umutlandıran gelişme Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleşti. Yurtdışındaki Türk vatandaşlarının TBMM’de temsili, yurtdışının ayrı bir seçim bölgesi olmasını ön gören yasa tasarısı TBMM’ye sunuldu. Tasarı, yurtdışının ayrı bir seçim bölgesi olmasını ve yurtdışındaki Türklere 15 milletvekili kontenjanı verilmesini içeriyor.

Kanunlaşırsa yurtdışındaki Türklerin resmen TBMM’de temsilini sağlayacak olan kanun tasarısı ile yurtdışındaki seçmen oyunun nereye gittiğini, hangi milletvekilini seçtiğini bilecek. Toplam 15 milletvekili seçme gücüne kavuşacak olan yurtdışındaki Türkler bu şekilde Türkiye siyasetinde söz sahibi olacak. Tasarı ayrıca yurtdışı seçmeninin oy verme işlemlerini kolaylaştıracak değişiklikler de içeriyor.

DEVAMINI OKU – CİHAN HABER AJANSI

Deutsche Welle
Milliyet
Aljazeera Türk
Yeni Şafak
İHA