TİKA ve YTB Bütçelerine İlişkin TBMM Genel Kurul Konuşması [14.12.2018]
Sayın Başkan,
Çok Değerli Milletvekilleri,
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Başta tarihi, coğrafi, sosyal ve kültürel bağlarımızın güçlü olduğu ülkeler olmak üzere dünyanın her yerinde insan hayatını ilgilendiren her aşamada ve hemen hemen her sektörde proje uygulayabilen uluslararası bir marka olan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı ile Yurtdışında yaşayan milyonlarca vatandaşlarımıza, farklı bölgelerde tarihsel ve kültürel bağımız olan akraba topluluklara ve ülkemizde eğitim gören uluslararası öğrencilere yönelik çalışmalar yapan Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı bütçeleri hakkında grubumuz adına konuşma yapmak üzere söz almış bulunmaktayım.
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın!
Evet, Sayın Cumhurbaşkanımızın sürekli vurguladığı ve AK Parti icraatlarının temel düsturunu ifade eden bu veciz söz, ülkemizin uluslararası faaliyetlerinde TİKA ve YTB gibi kurumlarımızın gerçekleştirdiği hizmetlerle karşılık buluyor.
Dünya tarihi bir dönüşüm geçiriyor. Sömürgeci dönemin açtığı yaralar, yeryüzünün kuzey ve güney yarım küreleri arasındaki refah uçurumu, savaşlar, yoksulluk ve açlık gibi küresel gelişmeler, medeniyetlerin beşiği olan Türkiyemizin insanlık için taşıdığı sorumluluğunun ne kadar büyük olduğunu gösteriyor.
İşte bu noktada, uluslararası topluluğa karşı taşıdığımız bu sorumluluğu Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığımız, ‘dünyanın neresinde bir ihtiyaç varsa, biz oradayız’ düsturuyla yerine getirmeye çalışıyor.
2002 yılında 12 ofis ve 28 ülkede 200 proje yürütürken, bugün 5 kıtada, 170 ülkede, 61 ofisle, 2000 projenin altına imza atan TİKA’mız, geçmişle kıyaslanamayacak derecede daha güçlü bir konumda.
Sadece bu yıl Benin’den Moritanya’ya, Bosna Hersek’ten Kolombiya’ya veya Nijer’den Özbekistan’a farklı alanlarda verdiği destekle ülkelerin kalkınmasına, nice insanın sağlığına, eğitimine, hayatta tutunmasına destek olmuştur.
Kırgızistan’da, Bosna Hersek’te, Moldova Gagavuzya’da, Filistin Gazze’de, Libya’da, Pakistan ve Filipinler’de bazı yerlerde hastane yaptırarak, bazı bölgelerde de tıbbi donanım desteği vererek, sağlık alanında milletimizin vicdanının sesi olup, dünyaya örnek bir biçimde insanlık görevini ifa etmektedir.
Afganistan, Nijer, Ürdün ve Moritanya’da okul inşası ve eğitim donanımı desteği gibi projelerle gençlerin geleceğine yatırım yapılırken, Macaristan’da Gül Baba türbesi ve Bosna Hersek’te Sokullu Mehmet Paşa ve Drina Köprüsü restorasyonlarıyla ecdadımızın emanetlerine sahip çıkılıyor.
Nerede, eğitim ve sağlık altyapılarının geliştirilmesine, temiz suya erişime, kültürel mirasımız olan eserlerin restorasyonuna, açlık ve yoksullukla mücadelede tarım projelerinin desteklenmesine veya kamu personeline yönelik eğitim programlarına ihtiyaç varsa, işte yüz akımız olan TİKA’mız oraya koşuyor.
Sayın Başkan,
Saygıdeğer Milletvekilleri,
günümüzde başkentimiz Ankara nüfusundan daha fazla insanımız yurtdışında, farklı ülkelerde yaşamlarını sürdürüyor. Ülkemizin dört bir yanından dünyanın dört bir yanına giden bu insanlarımızın en önemli ortak vasfı, Türkiyemizdir.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığımız, asli görev alanı olarak Türkiye’den göç etmiş insanlarımızın anavatanla ve anadille bağlarının güçlendirilmesi, gerek yaşadıkları ülkede gerekse de Türkiye’de menfaatlerinin takibi, sorunlarının çözüme kavuşturulması yönünde çalışmalar yapıyor.
60’lı yıllarda başlayan dış göç tarihiyle kıyasladığımızda çok geç kurulmuş olan bir kurum olarak bir bakıma gecikmiş çalışmaları artırılması gereken imkanlarla telafi etmeye çalışıyor.
YTB Türkiye Stajları, Yurtdışı Türkler Gençlik Kampı, Diaspora Gençlik Akademisi ve Evliya Çelebi Anadolu Kültür Gezileri programlarıyla yurtdışında doğup büyümüş gençlerimiz anavatanlarıyla hasret gideriyorlar.
Gençlerimizin Evliya Çelebi Anadolu Kültür Gezileriyle anavatanlarının zenginliğine şahit olmaları, iktidarı ve muhalefetiyle hepimiz için bir sevinç kaynağıdır. Diğer tarafta Türkiye’nin Yurtdışı Türkler arasında diasporaya öncü gençler yetişsin diye ihtisas bursları vermesi, eskiden hayal edilmesi mümkün olmayan bir gerçektir.
Yine bu yıl, YTB Türkiye Stajları programlarıyla 12 farklı ülkede yaşayan gençlerimizin Türkiye’de 18 ayrı kurumda staj yapması,
Yurtdışı Türkler Gençlik Kamplarıyla gençlerimize yeni ufuklar kazandırılması,
İnsan Hakları Eğitim Programlarıyla gençlerimizin yaşadıkları ülkelerde maruz kaldıkları yabancı düşmanlığına karşı daha etkin mücadele edebilmeleri için eğitilmeleri;
tüm bunlar daha güçlü bir biçimde takip etmemiz gereken önemli sorumluluklardır. Aksi takdirde yurt dışındaki nesillerimiz kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadır.
Değerli Milletvekilleri,
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı tarafından yürütülen Türkiye Bursları programı kapsamında 138 ülkeden yaklaşık 16 bin uluslararası öğrenci 70 farklı şehirde bulunan 125 üniversitede öğrenim görmektedir.
Türkiye Bursları programına 2018 yılında 157 ülkeden 135 bin başvurunun olması, ülkemizin nasıl bir çekim gücü haline dönüştüğünü gösteriyor.
138 ülkeden gelen uluslararası öğrenciler sadece üniversite eğitimi almıyor. Yine örneğin YTB tarafından düzenlenen Uluslararası Öğrenciler Sosyal Bilimler Kongresi’nde kendilerini geliştirme fırsatı buluyorlar.
YTB tarafından akraba topluluklara yönelik yapılan Yerinden Burslandırma Çalışmaları, Balkan Gençlik Okulu, Kosova Genç Liderler Akademisi, Bulgaristan ‘Türkçe Öğrenelim, Türkçeyi Tanıyalım’ Projesi ve Türk Dünyası Siyaset Akademisi çalışmalarıysa ayrıca üzerinde durulması gereken hizmetlerdir.
İhtiyaç sahibinin yanında olmak,
Yurtdışındaki insanımıza, kardeşlerimize, akrabamıza, dostumuza sahip çıkmak ve gönül elçisi yetiştirmek zordur.
TİKA ve YTB işte bu zoru nispeten kısıtlı imkânlarla başaran iki gözde kurumumuzdur.
Bu düşüncelerle Yüce Meclisimizin siz değerli üyelerini tekrar saygıyla selamlıyor, Yurtdışı Türkler konusunun partilerimizin ve meclisimizin gündeminde daha fazla yer edinmesi ümidiyle Genel Kurula başarılar diliyorum.